Tüm gidişler kalışlara dahil, tüm kalışlar gitmelerden ayrık olmalı.

    Engel değil rüzgarın yoksunluğu, uçuşa.
    Duvarları yıkılınca insan afallıyor. Her şey yiter de "sen uçuşu hatırla". Ezilmemeli bedelini ödetememenin ağırlığı altında. Rüzgar yanında ise yahut ardında ne güzel, fakat karşına alma. Onu güzel hatırla, ve güzel hatırlayacağın şekilde yaşa.
Bunlar son satırlar..
    Yoksunluğunda  onun, uçmayı yine de hatırla.

    Duvarları yıkılınca insan afallıyor. Yıktığı duvarların bedelini istiyor, karşılık istiyor bir şekilde; "kanatlarım var ancak rüzgarım olmalısın" der gibi saklıyor kanatlarını. Uçup gidebileceği yerde çakılıp kalıyor yerinde.Duvarların çevrelediği alanın getirdiği hareket ksıtlılığından mı, kozadayken kanadının varlığından bir haber oluştan mı bilinmez...

    Oysa ben, yine şöyle sesleniyorum; "kendini kurtaramayanı kimse kurtaramaz." Neyseki boşluk lügatıma oturamamış ve de oturamayacak bir kelime, toparlıyorum.
    
   Duvarları yıkılınca insan afallıyor.Hem nasıl oluyor da içinde boğulmayayazdığı duvarları yıkılıp yitiriveriyor, şaşılır. Hayrete düşmesi halen mümkün hayatta... Şimdi içinde yaşanılası sınırlar çiziyorum kendime, yüksek ve kalın duvarlarım yok diyemem ancak dış katmanlardan bir bir eksiliyor duvarlarım. Hele en dışta yer alanlar nasıl birden yıkılıverdi, şaşkınım. Yıktığım duvarların bedelini ödetebilmek, karşılığını bulabilmek istedim. İnsan tuhaf varlık. Bu tuhaf oluştan ayrık değilim, ne yazık. Ne var ki bedeli ödenmez yıkımın. Benim tercihimken uçamamaktan rüzgarsızlığı sebep bilmek ahmaklık olacaktır. Şimdi uçmalı. En azından uçabilmeli. 
    Tüm gidişler kalışlara dahil, tüm kalışlar gitmelerden ayrık olmalı.
     Duvarları yıkılınca insan afallıyor. Tahayyül edilen yalnızca en dış katman olmalı. Bir ve tekim ancak çokça katmanlı; bir cerrah titizliği ile ayrılmış katmanlardan oluşan birlik ve teklik.
 Engel değil rüzgarın yoksunluğu, uçuşa.
Tüm gidişler kalışlara dahil, tüm kalışlar gitmelerden ayrık olmalı. Ve ben, yine şöyle sesleniyorum; "kendini kurtaramayanı kimse kurtaramaz.", "sen uçuşu hatırla".

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bilmem, zamanında çok bilmem gerekti, artık bilmiyorum.

İnşaat tozu, yedi günümün yedi'si ve sekizinci günün şafağı

bu yazıların kıvamı hiç tutmuyor.